Son yıllarda ülkemizdeki büyük kulüpler ile Anadolu kulüpleri arasındaki makas iyiyden iyiye açıldı. Bunun başlıca sebebi olarak ekonomik sıkıntıları sayabiliriz. Hal böyle olunca artık Galatasaray ve Fenerbahçe gibi devler daha az maç kaybediyor, dolayısıyla bu devlerin şampiyonluk yarışında sıfıra yakın bir hata yapma şansı bulunuyor. Tam da bu sebepten dolayı iki takım da sürekli kazanmak zorunda.
Galatasaray son iki senenin şampiyonu olarak yalnızca Anadolu kulüpleri ile değil, ezeli rakibi Fenerbahçe ile de makası açmak istiyor. Kulübedeki karakteri, berabere kaldığı maçlarda bile kaybetmiş gibi açıklamalar yapması bazı kesimlerin hoşuna gitmese de Teknik Direktör Okan Buruk, Galatasaray'ı bambaşka bir takıma çevirdi. Oturmuş bir oyun planı, kaliteli bir kadro, takım arkadaşlığı olgusunu aile ortamına çevirmesi ve her şeyden daha da önemlisi kazanma mentalitesi yaratması. Ayrıca Okan Buruk üst üste üçüncü kez şampiyon olduğu takdirde Galatasaray camiasının unutulmayacak teknik adamlarından biri olacaktır.
Şehrin diğer yakasında ise yıllardır şampiyon olmayı bekleyen, bu bekleyiş ile gittikte kırılganlaşan, bu kırılganlıkla birlikte camia için birlik ve beraberlikten zaman zaman uzaklaşan bir Fenerbahçe var. Jose Mourinho ile sezona start veren Fenerbahçe zaman zaman tökezlese de oyunun oturması ile birlikte ezeli rakibinin ensesinde takibini sürdürüyor. Jose'nin sistemini değiştirmesi, yeni bir adaptasyon süreci başlatsa da Sarı-Lacivertliler de az önce bahsettiğim kazanma mentalitesini iyiden iyiye geliştirmiş durumda. İlk yarılarda geriye düşseler bile mücadeleyi bırakmayan ve etkili oyunu ile maç kazanan bir Fenerbahçe izliyoruz.
Ayrıca bizim ligimizde fiziki rekabetin yanı sıra iki ezeli rakip arasındaki psikolojik üstünlük de her zaman kendini hissettiren önemli bir etken olmuştur. Fenerbahçe Aziz Yıldırım döneminde bu üstünlüğün temelini o kadar sağlam atmıştı ki 3 Temmuz sürecine giden yolda Fenerbahçe ezeli rakibi ile makası kapanmayacak şekilde açmıştı. Ancak Ali Koç döneminin tecrübesizliği bu psikolojik üstünlüğün Galatasaray camiasının akıllıca hareketleri ile Anadolu Yakası'ndan alınıp Avrupa Yakası'na taşınmasına vesile olmuştu.
Bu sezon özelinde konuşacak olursak da teknik direktörlerinin kariyeri, ismi ve psikolojik üstünlük işlerini çok iyi kıvırabilmesi, bilhassa devre arasında yapılan transferler, geriye düştüklerinde bile maçı çevirebilmeleri şu anda ibreyi Sarı Kanarya'nın lehine çevirmiş durumda. Öte yandan Galatasaray'ın hala lider olması, yoluna emin adımlarla devam etmesi, camiadaki üç senedir sönmeyen sinerji ateşi ve oturmuş kazanma mentalitesi de liderin çok sağlam bir psikolojiye sahip olduğunu bizlere gösteriyor. Eğer futbolun olağan akışına aykırı bir durum gelişmezse, Fenerbahçe'nin Alanya ve Kasımpaşa maçlarını, Galatasaray'ın ise Adana ve Rize maçlarını kayıpsız geçmesi çok yüksek ihtimal. Böyle bir senaryoda ise psikolojik üstünlüğün gerçekten kimin terazisinde daha ağır bastığını 23 Şubat günü oynanacak derbide göreceğiz. Oynanacak derbide alınacak sonuç ile birlikte ibre tamamen derbiyi kazanan tarafa dönecek. Lider Galatasaray kazanırsa puan farkını dokuza çıkaracak ve 'kırılgan' Fenerbahçe'nin şampiyonluk umutları bir kez daha bir sonraki sezona kalacak. Fenerbahçe kaybederse sadece şampiyonluk umutları kaybolmakla kalmayacak, eminim "Mourinho ile de olmuyorsa nasıl olacak?" homurtuları çıkacaktır.
Öte yandan derbiyi Fenerbahçe kazanırsa lider Galatasaray ile puan farkı üçe düşecek ve liderin üstündeki baskı hiç olmadığı kadar artacaktır. Bu senaryo ise şüphesiz Jose Mourinho'nun en çok istediği senaryodur. Çünkü Portekizli Teknik Direktör asıl meziyeti olan psikolojik üstünlük kurma becerisini çok daha güçlü bir şekilde yansıtacaktır. Okan Buruk ise ne kadar iyi bir teknik direktör olsa da kriz yönetiminde bir Fatih Terim değildir, ve Galatasaray'ın bu durumda hata yapması ve şampiyonluğu ezeli rakibine kendi elleri ile teslim etmesi kuvvetle muhtemeldir.
Türkiye'de derbiler maçtan haftalar öncesinden başlar ve mikrofon başında oynanır. Önümüzdeki haftalarda yapılan basın açıklamaları, verilen demeçler, oynanacak maçlar derbinin sonucuna büyük oranda etki edecek, ve derbiyi kazanan şampiyonluk yarışında büyük bir avantaj elde edecek.
Noyan Kurul